Su Kalitesi ve Su Kirliliği

img
img

Güvenli su kavramı, beş kategoride değerlendirilir.


Suyun Niteliği: Önemli bir sağlık riski taşımamalı
Suyun Niceliği: Tüm gereksinimleri karşılayacak miktarda olması,
Kapsayıcılık: Kolayca elde edilebilir olması,
Uygun fiyat: Herkes tarafından kolayca satın alınabilir olması,
Su kalitesi ise; fiziksel, kimyasal ve biyolojik özelliklere dayalı olarak suyun belirli bir kullanım için uygunluğunun sağlanması gereklidir.

Dünya Sağlık Örgütü ve üye ülkeler ‘Tüm insanlar,gelişme düzeyleri, sosyal ve ekonomik koşulları,ne olursa olsun, güvenli içme suyuna yeterli miktarda ulaşma imkanına sahiptir.’’ ortak amacıyla hareket etmek istemektedirler.

Tipik olarak su kalitesi, bir su numunesinin fiziksel ve kimyasal özellikleri ile su kalitesi kılavuzları veya standartları karşılaştırılarak belirlenir. İçme suyu kalitesi yönergeleri ve standartları, insan tüketimi için temiz ve güvenli suya erişimini sağlamak ve böylece insan sağlığını korumak için tasarlanmıştır. Bunlar genellikle bilimsel olarak değerlendirilen kabul edilebilir toksisite seviyelerine dayanır.

Düşen su kalitesi, insan nüfusu büyüdükçe, endüstriyel ve tarımsal faaliyetler genişledikçe ve iklim değişikliği hidrolojik döngüde büyük değişikliklere neden olma tehdidiyle küresel bir endişe konusu haline geldi.

Kötü su kalitesinin, su miktarı üzerinde çeşitli şekillerde doğrudan etkisi vardır. İçme, banyo, sanayi tarım için kullanılamayan kirli su, belirli bir alandaki kullanılabilir su miktarını etkili bir şekilde azaltır.

 

İnsan Eliyle Kirlenme Doğal Kirlenme
Sülfür minerallerinin bozumu ve maden alanlarındaki, sülfürce zengin minerallerin rolü ile su kirliliği Jeoloji ile ilişkili bölgesel ya da yöresel elementlerin kirliliği
Sanayi, asit maden drenajından kaynaklanan su kirliliği Arsenik, florür, bor, selenyum,iyot
Kimyasal çöp, lağım, kül atıkları Jeotermal kaynaklar
Gübre kullanımı,zirai ilaçlama Doğal Radyoaktivite ve radondan gelen kirlilik

 

Kirlilik, tipik olarak, doğal koşullar altında oluşabilecek konsantrasyonlardan daha yüksek konsantrasyonlardaki kimyasalları veya diğer maddeleri ifade eder. Başlıca su kirleticileri arasında mikroplar, besinler, ağır metaller, organik kimyasallar, yağ ve tortular sayılabilir, hatta ısı da bir kirletici olabilir. Kirleticiler tipik olarak dünya çapında önemli su kalitesi bozulmasının nedenidir.

Her gün 2 milyon ton kanalizasyon ve diğer atık sular dünya sularına akmaktadır.
Gelişmekte olan ülkelerin %80’i, kanalizasyonu doğrudan su kaynaklarına akıtmaktadır. Sanayi, yaklaşık 300 – 400 milyon ton atığı sulara dökmektedir.
Her yıl, savaş dahil olmak üzere her türlü şiddetten daha fazla insan güvensiz sudan dolayı ölüyor.

Su Kirliliğinin Nedenleri 

Küresel Isınma: Su sıcaklığındaki bir artış, suda yaşayan birçok organizmanın ölümüne neden olabilir ve birçok deniz habitatını bozabilir.
Atmosferin Kirlenmesi: Atmosferin kirlenmesi sebebiyle oluşan asit yağmurları nehirleri ve gölleri kirletir, sudaki yaşama zarar verir.
Petrol: Okyanuslar petrol döküntüsü, rutin sevkiyat, akıntılar ve dampingden günlük olarak petrolle kirlenir. Petrol dökülmeleri bölgesel birçok soruna neden olur ve balık, kuşlar ve deniz su samuru gibi yerel deniz yaban hayatı için felaket olabilir. Çünkü petrol suda çözünemez.
Endüstriyel Atıklar: Birçok endüstriyel tesis, atıkları tesisten ve nehirlere, göllere ve okyanuslara taşımak için tatlı su kullanır. Bu sebeple suya asbest, cıva, nitrat, fosfat gibi birçok kirletici madde karışmaktadır.
Denize Atılan Çöpler: Suya atılan bir karton 2 haftada, gazete 6 haftada, alüminyum 200 yılda, plastik 400 yılda yok olur.

img
img